takmak

fiil
İlgili Kelimeler:

asım takım, bultak

Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Bir şeyi başka bir yere uygun bir biçimde tutturmak, iliştirmek, geçirmek

Örnek:

1. Gözlüğünü takıp masaya eğildi.

1. Gözlüğünü takıp masaya eğildi.

2. -e , -e , nesnesiz , nesnesiz , -e , -e , nesnesiz , nesnesiz , Düğün vb. törenlerde takı armağan etmek

Örnek:

1. Geline pırlanta yüzük takmışlar.

1. Geline pırlanta yüzük takmışlar.

3. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Ad, lakap koymak

Örnek:

1. Ona bu adı kim takmıştır, ne zaman takmıştır, bilemiyor.

1. Ona bu adı kim takmıştır, ne zaman takmıştır, bilemiyor.

4. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Kuşanmak

Örnek:

1. Kılıç takmak.

1. Kılıç takmak.

5. Kendisiyle birlikte götürmek, yanına almak veya arkasından izletmek

Örnek:

1. Arabaya hafiye kıyafetinde polis memurları da takıyorlar.

1. Arabaya hafiye kıyafetinde polis memurları da takıyorlar.

6. -e , -e , mecaz , mecaz , -e , -e , mecaz , mecaz , Biriyle olumsuz olarak uğraşmak

Örnek:

1. Matematik öğretmeni ona taktığı için dersten kaldı.

1. Matematik öğretmeni ona taktığı için dersten kaldı.

7. argo , argo , argo , argo , Borç bırakmak

Örnek:

1. Bu eve asilzadelerin biri girip öteki giderdi. Giden kirayı takar, gelen ortalığı kasıp kavururdu.

1. Bu eve asilzadelerin biri girip öteki giderdi. Giden kirayı takar, gelen ortalığı kasıp kavururdu.

8. argo , argo , argo , argo , Önemsemek, önem vermek, tınmak

Örnek:

1. Dün koskoca bir mebus kızıyken, bir zamanların Şalvarlı Nuriyesi'ni takar mıyım?

1. Dün koskoca bir mebus kızıyken, bir zamanların Şalvarlı Nuriyesi'ni takar mıyım?

9. -den , -den , argo , argo , -de , -de , -den , -den , argo , argo , -de , -de , Sınavını başaramamak

Örnek:

1. Bütün derslerden takarak sınıfta kaldı.

1. Bütün derslerden takarak sınıfta kaldı.