soluk almadan, soluk borusu, soluk darlığı, soluk kesici, soluk soluğa, gürsoluk, ses soluk, bir solukta
1. isim , isim , isim , isim , Akciğerlere çekilen, akciğerlerden atılan hava, nefes
1. Kalp gitgide hafiflemekteydi ve soluklarda hafif bir hışıltı başlamıştı.
1. Kalp gitgide hafiflemekteydi ve soluklarda hafif bir hışıltı başlamıştı.
2. Ciğerlere hava alıp verme
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Tarz
1. Gençler dergimize yeni bir soluk getirdiler.
1. Gençler dergimize yeni bir soluk getirdiler.