salınmak

fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Yürürken uyumlu hareketlerle hafifçe bir yandan bir yana eğilmek

Örnek:

1. Vücudu o kadar narindi ki hafif rüzgârlarla sallanan salkım söğütler gibi oradan oraya salınıyor.

1. Vücudu o kadar narindi ki hafif rüzgârlarla sallanan salkım söğütler gibi oradan oraya salınıyor.

2. -e , -e , -e , -e , Salma işine konu olmak

Örnek:

1. İlaçlar yazıldı. Eczaneye adam salındı.

1. İlaçlar yazıldı. Eczaneye adam salındı.