saldırmak

fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek

Örnek:

1. Bugün şu dakikada onlar hâlâ düşmana saldırıyorlardı.

1. Bugün şu dakikada onlar hâlâ düşmana saldırıyorlardı.

2. Bir şey veya kimse üzerine saldırı yapılmasına sebep olmak

3. -den , -den , -den , -den , Gemi, kalkmak için yelken açıp başını gideceği yola çevirmek

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yıkıcı ve sert eleştiriler yapmak

5. kimya , kimya , kimya , kimya , Etkisiyle eritmek

Örnek:

1. Asitler madenlere saldırır.

1. Asitler madenlere saldırır.