saklanmak

fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Kendini saklamak, gizlenmek

Örnek:

1. O âdeta kaçıp saklanacak bir yer arıyormuş gibi sıkıntıdaydı.

1. O âdeta kaçıp saklanacak bir yer arıyormuş gibi sıkıntıdaydı.

2. -den , -den , -den , -den , Saklama işi yapılmak

Örnek:

1. Şarap mahzende saklanır, aşkın kalbimde yıllanıyor.

1. Şarap mahzende saklanır, aşkın kalbimde yıllanıyor.

3. Niteliğini yitirmemesi için korumak

Örnek:

1. Kadife gibi ince ve yumuşak olan bu arakiyeler de çok iyi saklanmıştır.

1. Kadife gibi ince ve yumuşak olan bu arakiyeler de çok iyi saklanmıştır.