saf


İlgili Kelimeler:

safderun, safdil, safkan, saf su

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Katıksız, arı(I), katışıksız, halis, has

Örnek:

1. Hiçbir yerde buradakinden daha saf ve berrak sulara tesadüf etmedim.

1. Hiçbir yerde buradakinden daha saf ve berrak sulara tesadüf etmedim.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kurnazlığa aklı ermeyen, kolaylıkla aldatılabilen, bön, safdil

Örnek:

1. Yenge, açık sözlü, saf bir kadıncağızdır.

1. Yenge, açık sözlü, saf bir kadıncağızdır.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İyi niyetli, art niyetsiz

Örnek:

1. Senin bu kadar çocukça saf olduğunu bilmezdim.

1. Senin bu kadar çocukça saf olduğunu bilmezdim.


Lisan : Arapça ṣāf