1. çamaşır rengi solmak
2. neşe, canlılık veya değişiklik kazandırmak
1. Bembeyaz bulutlar kırmızılaştı / Sonra yavaş yavaş deminki renksiz / Göklere renk veren bir ziya taştı / Açılırken hülyalı enginlere biz
1. Bembeyaz bulutlar kırmızılaştı / Sonra yavaş yavaş deminki renksiz / Göklere renk veren bir ziya taştı / Açılırken hülyalı enginlere biz
3. açık etmek
1. O fırsatta onu yererek göze girmeye çalışan birkaç tıynetsiz dalkavuk da elbet renk verdiler.
1. O fırsatta onu yererek göze girmeye çalışan birkaç tıynetsiz dalkavuk da elbet renk verdiler.