1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Pürüzü olan
1. Pürüzlü cilt.
1. Pürüzlü cilt.
2. Boğuk ve bozuk (ses)
1. Sesi biraz pürüzlüydü.
1. Sesi biraz pürüzlüydü.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Karışık, güç (durum, iş)
1. Mesele pürüzlüdür, bir skandal hâlini almasından korkulur.
1. Mesele pürüzlüdür, bir skandal hâlini almasından korkulur.