pis


İlgili Kelimeler:

pis bıyık, pisboğaz, pis lakırtı, pis pis, pis söz, pis su, ağzı pis, eteğine pis

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Leke, toz veya kirle kaplı olan, kirli, iğrendirici, murdar, mülevves

2. Kendinde pislik olan veya pislenmiş olan

Örnek:

1. Lağım suları pistir.

1. Lağım suları pistir.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Beğenilmeyecek durumda olan, kötü, zararlı

Örnek:

1. Şu pis dünyanın acılarında bile öyle bir tat var ki her şeye razıyım.

1. Şu pis dünyanın acılarında bile öyle bir tat var ki her şeye razıyım.

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çirkin, sevimsiz olan

Örnek:

1. Demin o pis, ukala suratıyla sırıta sırıta yanıma yaklaştı.

1. Demin o pis, ukala suratıyla sırıta sırıta yanıma yaklaştı.

5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İçinden çıkılması çok güç, karışık

Örnek:

1. Pis bir iş.

1. Pis bir iş.