1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Pelte kıvamını almak
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çok yorulmak
1. Çok yoruluyorlardı elbet, gövdeleri pelteleşiyordu, kıpırdayacak hâlleri kalmıyordu.
1. Çok yoruluyorlardı elbet, gövdeleri pelteleşiyordu, kıpırdayacak hâlleri kalmıyordu.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Donuklaşmak, yumuşamak, ağırlaşmak
1. Tramvay çanları bile sertliklerini kaybederek pelteleşmiş bir hâlde kulak zarına yapışıyorlardı.
1. Tramvay çanları bile sertliklerini kaybederek pelteleşmiş bir hâlde kulak zarına yapışıyorlardı.