öz bağışıklık, öz belirtim, özbeöz, öz beslenme, öz denetim, öz devim, öz devinim, özdeyiş, öz dışı, öz dikeni, öz direnç, öz eleştiri, özezer, öz geçmiş, öz güven, öz ısı, öz ışın, öz indükleme, özişler, öz itme, öz kaynak, öz kedi balığıgiller, öz kesit, öz odun, öz öğrenim, öz saygı, özsever, öz su, öz tahta, özveren, özveri, öz yapı, öz yaşam, öz yönetim, kaçık öz, bal özü, budak özü, diş özü, mantar özü, mısır özü, odun özü
1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtı
1. Özünü bir yerde bırakıp sadece kalıbını gezdirmişti.
1. Özünü bir yerde bırakıp sadece kalıbını gezdirmişti.
2. `Kendine, kendi kendini` anlamlarında birleşik kelimeler türeten bir söz
1. Öz eleştiri, öz yönetim.
1. Öz eleştiri, öz yönetim.
3. Bir şeyin en kuvvetli veya kıvamlı bölümü, hülasa, zübde, ekstre
1. Karaciğer özü. Meyve özü. Mısır özü.
1. Karaciğer özü. Meyve özü. Mısır özü.
4. Çıbanların içinde ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça
5. zamir , zamir , zamir , zamir , Kendi, zat
1. Bir od düştü yanar tatlı özüme / Dünya zindan görünüyor gözüme
1. Bir od düştü yanar tatlı özüme / Dünya zindan görünüyor gözüme
6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir şeyin temel ögesi, künh, zübde
1. Ortalıktaki krizi sebep gösteriyorlar ama asıl kriz şirketin kendi özünde.
1. Ortalıktaki krizi sebep gösteriyorlar ama asıl kriz şirketin kendi özünde.
7. bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , bitki bilimi , Bitkilerin kök, gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm
1. Ağacın çürüğü özünden olur / Yiğidin iyisi sözünden olur
1. Ağacın çürüğü özünden olur / Yiğidin iyisi sözünden olur