ovalamak

fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Ellerini bir şeye veya birbirine sürtmek

Örnek:

1. Kocası okurken gözleriyle satırları takip ediyor, elleriyle boncuk çantasını ovalıyordu.

1. Kocası okurken gözleriyle satırları takip ediyor, elleriyle boncuk çantasını ovalıyordu.

2. Sertçe ovmak

Örnek:

1. Çok geceler gözlerimi ovalaya ovalaya uykumu dağıtmaya çalışır, kendimi güç tutarak verilen işleri yapmaya uğraşırdım.

1. Çok geceler gözlerimi ovalaya ovalaya uykumu dağıtmaya çalışır, kendimi güç tutarak verilen işleri yapmaya uğraşırdım.

3. Ezmek veya ufak parçalara ayırmak