1. -i , -i , -i , -i , Omzuna almak, omzuna vurmak
2. Omzuyla dayayıp itmek
1. Odasına gelirken paravanaya çarpmış, panoyu omuzlamıştı.
1. Odasına gelirken paravanaya çarpmış, panoyu omuzlamıştı.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Destek vermek
1. Adam olanı bir defa omuzlamak yeter.
1. Adam olanı bir defa omuzlamak yeter.
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir iş veya görevi yüklenmek, sorumluluk almak
5. argo , argo , argo , argo , Alıp götürmek, sırtlayıp kaçırmak, aşırmak