olağan dışı, olağanüstü
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sık sık olan, olagelen, doğal, tabii, olmadık karşıtı
1. Dilimizi doğru yazmak, doğru konuşmak olağan değil ulusal bir görevdir.
1. Dilimizi doğru yazmak, doğru konuşmak olağan değil ulusal bir görevdir.
2. Alışılmış olan, normal
1. Mutluluğa, bolluğa alışmayacak, bunları olağan görmeyecek insan yoktur.
1. Mutluluğa, bolluğa alışmayacak, bunları olağan görmeyecek insan yoktur.