1. -i , -i , -i , -i , Bilgi edinmek
1. Gerçi yeni nesil, eskiyi öğrenmekte bir fayda görmüyor ama ben gene de yazayım.
1. Gerçi yeni nesil, eskiyi öğrenmekte bir fayda görmüyor ama ben gene de yazayım.
2. Bellemek
3. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Beceri kazanmak
1. Her şeye dikkatli baktığı için öğrenmişti.
1. Her şeye dikkatli baktığı için öğrenmişti.
4. Haber almak
1. Az bir sürede bütün köy bu kurşunları sıkanın Hasan olduğunu öğrendi.
1. Az bir sürede bütün köy bu kurşunları sıkanın Hasan olduğunu öğrendi.