1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tel tel, ince ince
1. Dalgaların getirip attığı lif lif yosunlar, bir parlayıp bir matlaşarak orada duruyorlardı.
1. Dalgaların getirip attığı lif lif yosunlar, bir parlayıp bir matlaşarak orada duruyorlardı.
2. zarf , zarf , zarf , zarf , İnce bir biçimde
1. Sanki hayatın düğümleri lif lif çözülmüş, muammaların anahtarları elime teslim olunmuştu.
1. Sanki hayatın düğümleri lif lif çözülmüş, muammaların anahtarları elime teslim olunmuştu.