levent

Anlamı:

1. isim , isim , tarih , tarih , isim , isim , tarih , tarih , Osmanlı donanmasında ve kıyılarında görev yapan asker sınıfı

Örnek:

1. Kıyıdaki barakadan bizim leventler birer birer çıkıp denize dalarlardı.

1. Kıyıdaki barakadan bizim leventler birer birer çıkıp denize dalarlardı.

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Uzun

Örnek:

1. Kuvvetle büyüyen levent kavaklardan başlar; sırasıyla meşe, ayva, köknar ve çamlarla biterdi.

1. Kuvvetle büyüyen levent kavaklardan başlar; sırasıyla meşe, ayva, köknar ve çamlarla biterdi.

3. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Boylu boslu, yakışıklı (kimse)


Lisan : Farsça levend