levazım bölüğü, levazım sınıfı
1. isim , isim , isim , isim , Değişik iş kollarında gerekli olan şeyler, araç ve gereçler
1. Anadolu şehirleri, kasabaları, köyleri harıl harıl levazım gönderdiler.
1. Anadolu şehirleri, kasabaları, köyleri harıl harıl levazım gönderdiler.
2. Gerekli araç ve gereçleri sağlayan büro
1. Hayri Efendi ayakta bekledi, müsteşar kâğıdı okudu, levazım müdürü ile konuştu.
1. Hayri Efendi ayakta bekledi, müsteşar kâğıdı okudu, levazım müdürü ile konuştu.
3. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , Ordunun geri hizmetinde ihtiyacı olan bütün malzeme veya bu malzemeyi sağlayan bölüm
1. Sağlık, levazım gibi geri hizmetlerde çalıştırılıyor, sedye, karavana taşıyorduk.
1. Sağlık, levazım gibi geri hizmetlerde çalıştırılıyor, sedye, karavana taşıyorduk.
Lisan : Arapça levāzim
Telaffuz : leva:zım