1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kuşku belirten, kuşku anlatan, şüpheli
1. Demir parmaklıklı penceresinden içeriye kuşkulu bir göz atıyordum.
1. Demir parmaklıklı penceresinden içeriye kuşkulu bir göz atıyordum.
2. Kuşku içinde olan, şüpheli
1. Beynimizde biriken bayağı ve kuşkulu fikirleri çam kokularına sürünmüş nazlı hava alıp götürdü.
1. Beynimizde biriken bayağı ve kuşkulu fikirleri çam kokularına sürünmüş nazlı hava alıp götürdü.
3. Kuşkucu