cankurtaran kulübesi, telefon kulübesi
1. isim , isim , isim , isim , Kerpiç, saman veya ağaçtan yapılmış küçük, basit, ilkel ev
1. Aliş tozu dumana katarak kulübeye seğirtirken o da arkadaşlarının birini aramaya çıktı.
1. Aliş tozu dumana katarak kulübeye seğirtirken o da arkadaşlarının birini aramaya çıktı.
2. Bir yeri beklemekle görevli kimsenin içinde bulunduğu küçük barınak
1. Nöbetçi kulübesi.
1. Nöbetçi kulübesi.
3. Hayvanlar için yapılmış barınak
1. Köpek kulübesi.
1. Köpek kulübesi.
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Alçak gönüllülük göstermek amacıyla `ev` anlamında kullanılan bir söz
Lisan : Farsça kulbe
Telaffuz : kulü'be