kükremek

fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Aslan, bağırmak

2. Deniz, nehir kabarmak, taşmak

Örnek:

1. Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım / Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım

1. Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım / Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım

3. Coşkuyla saldırmak

Örnek:

1. Ordu kükremiş aslan gibiydi.

1. Ordu kükremiş aslan gibiydi.

4. Mayalanıp kabarmak

5. Gür bir biçimde yetişmek

Örnek:

1. Kükredi çimenler, açıldı güller / Al şala bürünür bahçeler, bağlar

1. Kükredi çimenler, açıldı güller / Al şala bürünür bahçeler, bağlar

6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Coşmak, taşkınlık göstermek

Örnek:

1. Tutkuların kükrediği günlerde, akıl sözünü dinletemez ki?

1. Tutkuların kükrediği günlerde, akıl sözünü dinletemez ki?

7. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kızgınlık ve öfke ile yüksek sesle bağırmak