koyulmak

fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Koyma işine konu olmak

2. Koyulaşmak

Örnek:

1. Gecenin koyulmuş siyahlığı içeri girmeden pencerenin ardında bizi bekliyordu.

1. Gecenin koyulmuş siyahlığı içeri girmeden pencerenin ardında bizi bekliyordu.

3. -e , -e , mecaz , mecaz , -e , -e , mecaz , mecaz , Girişmek, başlamak, teşebbüs etmek

Örnek:

1. İçinde ve ara sıra homurdanan deniz özlemi, artık can evinden avaz avaz bağırmaya koyulmuştu.

1. İçinde ve ara sıra homurdanan deniz özlemi, artık can evinden avaz avaz bağırmaya koyulmuştu.