tozkoparan
1. -i , -i , -i , -i , Kopmasını sağlamak, kopmasına yol açmak
1. O koskoca lenduha gibi gövdenle ipi koparırsın da başımıza iş çıkarırsın!
1. O koskoca lenduha gibi gövdenle ipi koparırsın da başımıza iş çıkarırsın!
2. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Daldan, ağaçtan alıp toplamak
1. Yorulunca omzuma çıkar, çiçek koparmak isterse beni çağırır.
1. Yorulunca omzuma çıkar, çiçek koparmak isterse beni çağırır.
3. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Birden ve güçlü bir biçimde başlamak veya başlatmak
1. Zehra birdenbire iki avucunu da yüzüne kapadı, kısa ve keskin bir çığlık kopardı.
1. Zehra birdenbire iki avucunu da yüzüne kapadı, kısa ve keskin bir çığlık kopardı.
4. Zor kullanarak almak
5. -i , -i , -den , -den , mecaz , mecaz , -i , -i , -den , -den , mecaz , mecaz , Güçlükle elde etmek
1. Bir kızla buluşmuşken bir başkasından söz ya da telefon numarası kopardığı oluyordu.
1. Bir kızla buluşmuşken bir başkasından söz ya da telefon numarası kopardığı oluyordu.
6. spor , spor , spor , spor , Birlikte koşan yarışçıyı üstün bir çaba ile hızlanıp geçmek