kıvrandırmak

fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Kıvranmasına neden olmak

Örnek:

1. Havaların çok sıcak gitmesinden mi yoksa bu sıcaklarda abur cubur yediğim için mi, bilemem, dört gün önce birdenbire kıvrandırıcı bir ağrıyla yatağa düştüm.

1. Havaların çok sıcak gitmesinden mi yoksa bu sıcaklarda abur cubur yediğim için mi, bilemem, dört gün önce birdenbire kıvrandırıcı bir ağrıyla yatağa düştüm.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çok üzmek, acı çektirmek

Örnek:

1. Beni kıvrandırmak hoşuna mı gidiyor?

1. Beni kıvrandırmak hoşuna mı gidiyor?