kılıksız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Giyimi düzgün olmayan, sünepe, kıyafetsiz, süfli

Örnek:

1. Çocuk, kılıksız ve bakımsız.

1. Çocuk, kılıksız ve bakımsız.

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Giyimi düzgün olmayan, sünepe, süfli bir biçimde

Örnek:

1. Niye bugün buraya bu kadar kılıksız, üstelik de bir karış sakalla geldim?

1. Niye bugün buraya bu kadar kılıksız, üstelik de bir karış sakalla geldim?