kestirme

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kestirmek işi

2. Oturduğu yerde hafif ve kısa süreli uyuma

3. Tahmin

Örnek:

1. Karşılaştığı bir iki olay ona az da olsa bazı kestirmelerinde aldandığını gösteriyordu.

1. Karşılaştığı bir iki olay ona az da olsa bazı kestirmelerinde aldandığını gösteriyordu.

4. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Alışılanın dışında kısa olan (yol), kese(II)

Örnek:

1. Evimden çıkar, bir kestirme yoldan beş dakikada evine varabilirdim.

1. Evimden çıkar, bir kestirme yoldan beş dakikada evine varabilirdim.

5. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Amacı fazla uzatmadan anlatan

Örnek:

1. Kestirme cevap. Kestirme söz.

1. Kestirme cevap. Kestirme söz.

6. zarf , zarf , zarf , zarf , Kısaca, özet olarak

Örnek:

1. Konuyu kestirme anlattı.

1. Konuyu kestirme anlattı.

7. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Kaynatılıp limon sıkılarak koyulaştırılmış şeker şerbeti