kemerli

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Üzerinde kemeri olan veya kemer takılmış olan

Örnek:

1. Kumardan aldığı ilk parayla siyah satenden arkası kemerli iki adet iç yelek yaptırdı.

1. Kumardan aldığı ilk parayla siyah satenden arkası kemerli iki adet iç yelek yaptırdı.

2. Kemer biçiminde olan

Örnek:

1. Orhan'ın kemerli kapıdan içeriye koşa koşa girdiğini görmedi.

1. Orhan'ın kemerli kapıdan içeriye koşa koşa girdiğini görmedi.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kavisli olan

Örnek:

1. Kemerli burun.

1. Kemerli burun.