kaza dairesi, kaza kurşunu, ferdî kaza sigortası, görünmez kaza, zincirleme kaza, iş kazası, tren kazası
1. isim , isim , isim , isim , İstem dışı veya umulmayan bir olay dolayısıyla bir kimsenin, bir nesnenin veya bir aracın zarara uğraması
2. İlçe, kaymakamlık
1. Muharebe, bütün yollarda, kazalarda, her yerde âdeta neşe veren bir tesir hasıl etmişti.
1. Muharebe, bütün yollarda, kazalarda, her yerde âdeta neşe veren bir tesir hasıl etmişti.
3. din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , din bilgisi , Vaktinde kılınmayan namazı veya tutulmayan orucu sonradan yerine getirme
4. eskimiş , eskimiş , hukuk , hukuk , eskimiş , eskimiş , hukuk , hukuk , Yargı
5. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Kadılık görevi
Lisan : Arapça ḳażāʾ
Telaffuz : kaza: