kaydetmek

fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -i , -i , -e , -e , -i , -i , Yazmak, bazı önemli noktaları tespit etmek

2. Herhangi bir şeyi bir yere mal etmek, bir şeyin tarih, numara veya adını bir deftere geçirmek

Örnek:

1. Çocuğu okula kaydetmek. Nüfusa kaydetmek.

1. Çocuğu okula kaydetmek. Nüfusa kaydetmek.

3. Hatırlamak için yazmak, not etmek

Örnek:

1. Önüne bir şeyler kaydederken görür gibiyim.

1. Önüne bir şeyler kaydederken görür gibiyim.

4. -i , -i , -i , -i , Belirtmek, söylemek

Örnek:

1. Şunu kaydedeyim ki...

1. Şunu kaydedeyim ki...

5. Sesi veya resmi manyetik bant üzerine geçirmek

6. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Olumlu sonuç almak

Örnek:

1. Başarı kaydetmek. Gol kaydetmek.

1. Başarı kaydetmek. Gol kaydetmek.

7. fizik , fizik , fizik , fizik , Sıcaklık, basınç gibi bir niceliğin değişkenliğini tespit etmek

8. bilişim , bilişim , bilişim , bilişim , Elektronik veya sayısal araçlarda bilgiyi korumaya almak


Lisan : Arapça ḳayd + Türkçe etmek

Telaffuz : ka'ydetmek