kavramak

fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Elle sıkıca tutmak

Örnek:

1. Çocuğu koltuk altlarından kavrayıp kaldırdı.

1. Çocuğu koltuk altlarından kavrayıp kaldırdı.

2. Bir nesne veya düşünceyi her yönüyle anlamak

Örnek:

1. Bilim yoluyla olguları kavrayıp sıralayabiliriz.

1. Bilim yoluyla olguları kavrayıp sıralayabiliriz.

3. Motorlu araçlarda debriyaj pedalı görev yapmak

4. Motorlu araçlarda lastik yolu kavramak