kavga adamı, kavga kaşağısı, ağız kavgası, boğaz kavgası, dil kavgası, ekmek kavgası, hayat kavgası, kalem kavgası, kardeş kavgası, kayıkçı kavgası, koltuk kavgası, post kavgası, sandalye kavgası, yaşam kavgası, yorgan kavgası
1. isim , isim , isim , isim , Düşmanca davranış ve sözlerle ortaya çıkan çekişme veya dövüş, münazaa
1. O zamanlar kavga etmeyi bilmek bizim için çok önemliydi çünkü kavga yaşam biçimimizdi.
1. O zamanlar kavga etmeyi bilmek bizim için çok önemliydi çünkü kavga yaşam biçimimizdi.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Herhangi bir amaca erişmek, bir şeyi elde etmek veya bir şeye karşı koyabilmek için harcanan çaba, verilen mücadele
1. Ekmek kavgası.
1. Ekmek kavgası.
3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Savaş
Lisan : Farsça ġavġā