katılaşmak

fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Katı duruma gelmek

Örnek:

1. Çekilmişti sanki kara toprağın kanı / Yol soğumuş, katılaşmış bir ceset gibi

1. Çekilmişti sanki kara toprağın kanı / Yol soğumuş, katılaşmış bir ceset gibi

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İz bırakmak, belirgin duruma gelmek

Örnek:

1. Bu tutumundan hoşlanmadığını belirten bir küçümsemenin çizgileri dondu, katılaştı yüzünde.

1. Bu tutumundan hoşlanmadığını belirten bir küçümsemenin çizgileri dondu, katılaştı yüzünde.