katıksız hapis
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Katığı olmayan, yavan
1. Biraz da katıksız ekmek yiyin.
1. Biraz da katıksız ekmek yiyin.
2. Yabancı bir şeyle karışmamış
1. Katıksız süt.
1. Katıksız süt.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Belli bir yerden, belli bir soydan gelen
1. Katıksız İstanbul çocuğu, Boğaziçi çocuğudur o.
1. Katıksız İstanbul çocuğu, Boğaziçi çocuğudur o.
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Niteliği başka hiçbir etkiyle bozulmamış olan, tam
1. Öfkesi, sevgisi katıksız, kaya gibi sağlam ve güvenilir adam.
1. Öfkesi, sevgisi katıksız, kaya gibi sağlam ve güvenilir adam.