içe kapanık
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Kapanmış
2. Sisli, bulutlu
1. Bütün varlığı bu kapanık havada tıpkı bahçenin son gülleri gibiydi.
1. Bütün varlığı bu kapanık havada tıpkı bahçenin son gülleri gibiydi.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İç karartıcı, ruh sıkıcı
1. Yağmurlardan, rutubetten içinde paslı, kapanık ve sıkıntılı bir duygu belirmişti.
1. Yağmurlardan, rutubetten içinde paslı, kapanık ve sıkıntılı bir duygu belirmişti.
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kaçınık