kaldırabilmek

fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Kaldırma ihtimali veya imkânı bulunmak

Örnek:

1. Tiyatroyu kaldırabilirsiniz ve onun yerini sinema yahut televizyon tutabilir.

1. Tiyatroyu kaldırabilirsiniz ve onun yerini sinema yahut televizyon tutabilir.

2. Kaldırmaya gücü yetmek

Örnek:

1. İyi ama İngiliz donanmasının kaldıramayacağı leşi oradan nasıl kaldırabildiler.

1. İyi ama İngiliz donanmasının kaldıramayacağı leşi oradan nasıl kaldırabildiler.