veraset ve intikal vergisi
1. isim , isim , isim , isim , Bir yerden başka bir yere geçme, geçiş
2. Anlama, kavrama
1. Onu son gördüğümde de öyle yaptım. İntikali yerinde idi. Güldü. O da bana birkaç fıkra anlattı.
1. Onu son gördüğümde de öyle yaptım. İntikali yerinde idi. Güldü. O da bana birkaç fıkra anlattı.
3. Miras olarak babadan çocuğuna kalma
4. fizik , fizik , fizik , fizik , Öteleme
5. ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , ruh bilimi , Geçişim
Lisan : Arapça intiḳāl
Telaffuz : intika:li