indirmek

fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Yüksekten, sarp ve kötü yerden veya yukarıdan aşağıya inmesini sağlamak

Örnek:

1. Zeynep'i o sel yatağından, yağdan kıl çeker gibi indirdi.

1. Zeynep'i o sel yatağından, yağdan kıl çeker gibi indirdi.

2. Bir taşıt veya binek hayvanından aşağıya almak

3. Fiyatını azaltmak, düşürmek

4. Hızla vurmak

Örnek:

1. Genç adamın başına son darbeyi indirdi.

1. Genç adamın başına son darbeyi indirdi.

5. Kapamak

Örnek:

1. Kepenkleri indirmek.

1. Kepenkleri indirmek.

6. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Yağmur, sis, birdenbire bastırmak

Örnek:

1. Haberlerle birlikte hızlı bir yağmur indirdi.

1. Haberlerle birlikte hızlı bir yağmur indirdi.

7. Kırmak, tahrip etmek

Örnek:

1. Göstericiler binanın camlarını indirmişler.

1. Göstericiler binanın camlarını indirmişler.