1. isim , isim , isim , isim , Birine güler yüz gösterme, hatırını sorma, tatlı davranma
1. Genç kızlar erkeklerin iltifatlarına nasıl karşılık vereceklerini şaşırmışlardı.
1. Genç kızlar erkeklerin iltifatlarına nasıl karşılık vereceklerini şaşırmışlardı.
2. İlgi gösterme, rağbet etme
1. Kime iltifat dozunu artırırsa o gerçekten de bir şeyler olurdu.
1. Kime iltifat dozunu artırırsa o gerçekten de bir şeyler olurdu.
3. edebiyat , edebiyat , edebiyat , edebiyat , Söz söylerken, daha çok etki sağlamak için beklenmedik bir anda sözü, konu ile çok yakından ilgili birine veya bir şeye yöneltme
4. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , Yüzünü çevirerek bakma
Lisan : Arapça iltifāt
Telaffuz : iltifa:tı