hoşbeş, hoşgörü, hoş koku, hoşkuran, hoşsohbet, bir hoş, helalühoş, mayhoş, meyvehoş
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Beğenilen, duyguları okşayan, zevk veren
1. Gelmiş o yaylanın baharı / Öter bülbüller hoştur avazı
1. Gelmiş o yaylanın baharı / Öter bülbüller hoştur avazı
2. zarf , zarf , zarf , zarf , Bununla birlikte
1. Hoş, benim de evlenmeye pek niyetim yok ya.
1. Hoş, benim de evlenmeye pek niyetim yok ya.
3. zarf , zarf , zarf , zarf , Beğenilen, duyguları okşayan bir biçimde
Lisan : Farsça ḫoş