hırıltı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Boğazdan herhangi bir nedenle boğuk çıkan ses

Örnek:

1. Yavaşlayan soluk alışında hafif hırıltı duyuluyordu.

1. Yavaşlayan soluk alışında hafif hırıltı duyuluyordu.

2. Gürültüyle çıkan ses

Örnek:

1. Hırıltıdan cezbelenen cins köpek gibi artık kendini tutamayarak o da Nükhet'e saldırdı.

1. Hırıltıdan cezbelenen cins köpek gibi artık kendini tutamayarak o da Nükhet'e saldırdı.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Geçimsizlik, kavga

Örnek:

1. Ölünceye kadar hırıltı, gürültü içinde mi yaşayalım?

1. Ölünceye kadar hırıltı, gürültü içinde mi yaşayalım?