1. nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , nesnesiz , nesnesiz , -le , -le , Birbirindeki alacakla vereceğin hesabını yapmak
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Karşılıklı olarak kozlarını paylaşmak
1. Benimle mahkeme huzurunda hesaplaşacağını söyleyerek derhâl dışarı çıktı.
1. Benimle mahkeme huzurunda hesaplaşacağını söyleyerek derhâl dışarı çıktı.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir şeyin olumlu veya olumsuz yönlerini düşünerek, tartışarak bir yargıya varmak