güzide

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Seçkin, seçilmiş, seçme

Örnek:

1. Selanik'in en varlıklı, en muteber, en güzide ailelerinden sayılıyor.

1. Selanik'in en varlıklı, en muteber, en güzide ailelerinden sayılıyor.

2. Aydın, okumuş, seçkin (kimse)

Örnek:

1. Bir milletin güzidesiyle halkı arasında bu derece tezat doğru mudur?

1. Bir milletin güzidesiyle halkı arasında bu derece tezat doğru mudur?


Lisan : Farsça guzīde

Telaffuz : güzi:de