günahsız

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Günahı veya suçu olmayan, bigünah, masum

Örnek:

1. Yürekleri fesatla dolduğundan bu masum günahsızı öldürmeyi kafalarına koymuşlar.

1. Yürekleri fesatla dolduğundan bu masum günahsızı öldürmeyi kafalarına koymuşlar.

2. zarf , zarf , zarf , zarf , Günahı veya suçu olmadan

Örnek:

1. Silahçı Tahsin günahsız gitti fakat sonra, onu gönderenlerin ebedî günahları, tarihin ebedî sayfalarına geçti.

1. Silahçı Tahsin günahsız gitti fakat sonra, onu gönderenlerin ebedî günahları, tarihin ebedî sayfalarına geçti.