1. kuvvetli ışık veya parlaklık, kısa bir zaman için görüşü bulandırmak
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , bir niteliğiyle hayran bırakmak
1. O sıralar Avrupa'da bir büyük piyano ustası gözleri kamaştırıyordu.
1. O sıralar Avrupa'da bir büyük piyano ustası gözleri kamaştırıyordu.