gölgelendirmek

fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Gölge etmek, gölgeli yapmak

Örnek:

1. Saçları alnına dökülmüş, kirpikleri yanaklarını gölgelendirmişti.

1. Saçları alnına dökülmüş, kirpikleri yanaklarını gölgelendirmişti.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bulandırmak, bozmak

3. halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , halk ağzında , Dinlendirmek

Örnek:

1. Bir gün Kezban koyunlarını gölgelendirdiği ormanın alanından geçen bir adama rast geldi.

1. Bir gün Kezban koyunlarını gölgelendirdiği ormanın alanından geçen bir adama rast geldi.