feryat etmek

Anlamı:

1. yüksek sesle haykırmak

Örnek:

1. İnsan tehlike karşısında ancak ana diliyle feryat edebiliyor.

1. İnsan tehlike karşısında ancak ana diliyle feryat edebiliyor.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , büyük bir yokluk, zarar ve sıkıntı içinde bulunmak

Örnek:

1. İstanbul, susuzluktan feryat ediyor.

1. İstanbul, susuzluktan feryat ediyor.