faraza

Anlamı:

1. zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , zarf , zarf , eskimiş , eskimiş , Diyelim ki, sayalım ki, tutalım ki, varsayalım ki

Örnek:

1. Faraza on defa gidip gelseler her birinde ayrı adam olarak göze çarparlardı.

1. Faraza on defa gidip gelseler her birinde ayrı adam olarak göze çarparlardı.


Lisan : Arapça farażā

Telaffuz : faraza: