emniyet amiri, emniyet durağı, emniyet düğmesi, emniyet kemeri, emniyet kilidi, emniyet pimi, emniyet supabı, emniyet şeridi
1. isim , isim , isim , isim , Güvenlik
1. Kendi vatandaşlarının ırz, mal, can emniyeti hakkında teminat istiyorlar.
1. Kendi vatandaşlarının ırz, mal, can emniyeti hakkında teminat istiyorlar.
2. Güven, inanma, itimat
1. Paris'teki hemşehriler bana büyük bir sevgi ve emniyetle kucaklarını açmışlardı.
1. Paris'teki hemşehriler bana büyük bir sevgi ve emniyetle kucaklarını açmışlardı.
3. Polis işleri
4. Güvenlik işlerinin yürütüldüğü yer
1. Emniyet müdürlüğü.
1. Emniyet müdürlüğü.
5. Bir araçta güven sağlayıcı parça
Lisan : Arapça emniyyet