1. -i , -i , -i , -i , Ayakta veya dik duran bir şeyi düşürmek, yatay duruma getirmek
1. Ne ince boyunlu ilaç şişesini ne kırmızı kutuyu devirdiniz.
1. Ne ince boyunlu ilaç şişesini ne kırmızı kutuyu devirdiniz.
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir yönetim organının veya başkanının yönetim gücünü zorla elinden almak
1. Başkanı devirmek.
1. Başkanı devirmek.
3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Hepsini kısa sürede içip bitirmek
1. Birinci, ikinci ve üçüncü bardaklarını hep bu birlik konusuyla devirdiler.
1. Birinci, ikinci ve üçüncü bardaklarını hep bu birlik konusuyla devirdiler.
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir yana eğmek
1. Şapkasını yana devirdi.
1. Şapkasını yana devirdi.
5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Belli bir yaş dönemini geride bırakmak
1. Amcam ellisini devirmiş bir kişidir.
1. Amcam ellisini devirmiş bir kişidir.
6. nesnesiz , nesnesiz , mecaz , mecaz , nesnesiz , nesnesiz , mecaz , mecaz , Bir kitabı başından sonuna kadar okuyup bitirmek