derinlik kayaçları, derinlikölçer, derinlik ölçümü, korozyon derinliği
1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı
2. fizik , fizik , fizik , fizik , Bir cismin en ve boy dışındaki üçüncü boyutu
1. Su baskısı derinlikte santimetre başına yüz ton ağırlığında olunca, ona beş santimetre kalınlığında da olsa cam mı dayanır?
1. Su baskısı derinlikte santimetre başına yüz ton ağırlığında olunca, ona beş santimetre kalınlığında da olsa cam mı dayanır?
3. Bulunulan yere göre uzakta olan yer
1. Çıplak ayaklarımla kuyunun derinliklerine doğru iniyorum, iniyorum.
1. Çıplak ayaklarımla kuyunun derinliklerine doğru iniyorum, iniyorum.
4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Bir konunun veya durumun özü
1. Ben şiir yazmayı, resim yapmayı, derinliklerde söyleşmeyi seven Sadri Alışık'ı da tanıdım.
1. Ben şiir yazmayı, resim yapmayı, derinliklerde söyleşmeyi seven Sadri Alışık'ı da tanıdım.
5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , En duyarlı nokta
1. Ta yüreğinin derinliklerinden gelen ağlama sesi.
1. Ta yüreğinin derinliklerinden gelen ağlama sesi.
6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Karanlık, bilinmeyen dönem
1. Tarihin derinliklerine saklanmış olan gerçekler...
1. Tarihin derinliklerine saklanmış olan gerçekler...
7. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , Yanaşık veya dağınık düzende bulunan bir birliğin en ileride olan kısmının başından, en geride bulunan kısmının sonuna kadar olan uzaklık
1. Beş altı yüz metre derinliği olan bir topçu müfrezesini yanlayıp geçmek epeyce zormuş.
1. Beş altı yüz metre derinliği olan bir topçu müfrezesini yanlayıp geçmek epeyce zormuş.
8. ticaret , ticaret , ekonomi , ekonomi , ticaret , ticaret , ekonomi , ekonomi , Borsada az sayıda hisse senedinin el değiştirmesi